Monday, December 25, 2006

AŞK, YENİDEN! AKDENİZ'İN MUZU GİBİ...

Efendim mürettebatımızla birlikte kumsalda Lost izleyip, "Nasıl ateş yakılır?", "Elimizde bulunan meyvelerle çabuk çorba nasıl pişirilir?" gibi konularda kopya çekiyorduk ve hatta batarız matarız korkusuyla gemiye yeniden binmekten korkuyor, yılbaşı ağaçlarının dibinde uyuyorduk ki GEMİYİ çok boşladığımızı fark ettik!

Evet, belki biz bu gemiyi yaz mevsimlerinde eğleniriz gayesiyle batırmış olabilirdik, fakat bu durum soğuk kış gecelerinde sizlerin kalbini ısıtmayacağımız anlamına gelir miydi ki?

Derken, ben herkesten gizli kalan son içme suyumuzla saçlarımı pirüpak etmiş, kuruduktan sonra şekillendireyazmıştım ki SAÇ KÖPÜĞÜNÜN üzerindeki küçük bir direktif tüm köpüğü afiyetle yememe neden oldu.

...saçlarınızı doğal yoldan kurumaya bırakın. *Arkadaşlarınıza göstermeye gidin.

ARKADAŞLARIMIZA GÖSTERMEYE GİTMEK?

Sevgili Wella,
Bir kadın üzerindeki herhangi bir değişiklikten (hele ki konu saçıysa) çoğu zaman bahsetmez. Karşı tarafın FARK ETMESİNİ bekler...



Belki de gemide 7/24 bir kuaför bulundurmak en akıllıca fikir...